Double Stallion ve Riot Forge işbirliğiyle mağazalarda yerini alan CONVERGENCE için bir inceleme yazma zamanı geldi.
Riot Games son yıllarda güçlü olduğu yönü olan hikayesinin üzerine yeni oyunlarla gitmeye başladı. Birbirinden tatlı oyunları, hallice küçük denilebilecek stüdyolarla işbirliği yaparak oyuncularla buluşturuyorlar. Şu ana kadar birbirlerinden farklı türlerde oyunlarıyla mağazalarda yerlerini aldılar. 23 Mayıs’ta da Ekko’nun şehri Zaun’u ve bu genç mucidi daha yakından tanıyabileceğimiz CONERGENCE: A League of Legends Story Steam’e geldi.
Geldi gelmesine ama bu oyun neye benziyor ve bizim hakkındaki izlenimimiz nasıl oldu? Oyunun sonunu görmeye henüz fırsatım olmadı, bu konuya ve nedenine de gireceğim ancak şimdi gelin sizi daha fazla bekletmeden incelememize girişelim.
CONVERGENCE Farklılık Yaratmayı Gerçekten Başarmış
Oyun 2 boyutlu bir aksiyon platform oyunu. Bu türde ne yaratıcı işler gördük siz de biliyorsunuz. Dead Cells’ten tutun da Katana Zero’ya kadar efsaneler efsanesi pek çok oyunla karşılaştık. Ekko’nun hikayesini işlediğimiz bu oyunda, karakterin sahip olduğu yetenek havuzu bu oyunu da farklı bir yere getirmeyi başarmış. Hoşumuza gitsin ya da gitmesin özgün bir dokusu var kesinlikle.
Bunu sağlayan temel unsurlardan birisi karakterimizin zamanla olan karmaşık ilişkisi gibi özetlenebilir. Geliştiriciler zamanı geri sarma yeteneklerimizi, can temasıyla doğrudan birleştirerek orijinal bir oynanış yaratmayı başarmışlar. Oyun, League of Legends’de çok daha farklı bir atmosferde kullandığımız yetenekleri, hikaye tabanlı bir oyuna yedirmeyi de güzel bir biçimde başarmışlar. LoL de alışık olduğumuz o karakteri oynadığımızı da, yepyeni bir biçimde kendimizi geliştirmemiz gerektiğini de net bir biçimde hissedebiliyoruz.
Düşman çeşitliliği yönünden bazı düşman türleri tamamen “Az mı çeşitlilik oldu acaba?” diyerek eklenmiş gibi dursa da, özellikle mini boss çeşitliliği oldukça tatminkar diyebilirim. LoL’de de olduğu gibi bazı rakiplerin minyonlardan bir farkı yok yine de. Bu kadar işlevsiz kalan düşmanlara aksiyon odaklı platform oyunlarında alışık olmadığım için garipsediğimi söylemeliyim.
Gelelim Oyunumuzun Hikâyesine
Ben birkaç saatlik oyun deneyimimde henüz oyunun finaline erişecek kadar ilerleyemedim. O nedenle bu eleştirim belki de yerli olmayacaktır. Fakat hikayede motivasyonel bir eksiklik, dolayısıyla amaçsız ve anlamsızlık hissettim. Burada konu ilerledikçe anlamlanan bir yapı varsa da, oyuncuyu başlangıçta kapamamak bir eleştiri sebebi olabilir belki de emin değilim ve haksızlık etmek de istemiyorum doğrusu.
Oyunda harika bir Türkçe seslendirme olduğunu da hatırlatayım yeri gelmişken. Eğer “Oyunlarda neden Türkçe seslendirme yok!” diye kızanlardansanız, bu oyunu kütüphanenize ekleyerek daha çok geliştiriciyi seslendirme konusunda teşvik edebilirsiniz. Bununla beraber kurulan diyaloglar Türkçeye çevrilirken muhtemelen gayet iyi bir ekip tarafından çevrilmiştir ve sorumlu muhtemelen hikaye ve diyalog tasarımcılarıdır ama diyaloglar çok çocuksu. Genel bir oyuncu kitlesine ulaşmak bu oyunun temel hedeflerinden, bu anlaşılabilir. Fakat daha iyi diyaloglar görmek de hiç fena olmazdı.
Ben mi kolsuzum? Oyun mu çok zor?
Oyunu normal ayarlarla başlattım, ancak bazı yerlerde o kadar takıldım ki bitirmek bu ayarlarla gerçekten imkansız. O yüzden şimdi geldim size incelemeyi yazıyorum, daha sonra da gidip oyunu kolay ayarlara çekeceğim. Bu zorluğa sebep olduğuna inandığım şeylerden bahsedeceğim ama tüm sorun benim berbat bir oyuncu olmamdan da kaynaklanıyor olabilir. Fakat bence oyun, mekaniklerinden kaynaklanan bir biçimde epey zor olmuş. Pek çok 2D platform oyununu deneyim hazneme eklemiş olduğum bu yaşlarda, oyunun Steam sayfasını ben hazırlıyor olsaydım oraya Soulslike türünü de eklerdim. Zira bazı bölümleri onlarca kez ölerek, hamlelerimi tasarlamadan geçmem hiç mümkün olmadı.
Bu zorluğa sebep olduğuna inandığım en büyük sebep kontroller, ben kendi oyun kolumla oynadım oyunu ve o geri sarma özelliğini kaç kere hatalı kullandım inanın sayamadım. Geliştiriciler yetenekler konusunda içerik darlığı hiç yaşamamış olacaklar ki kolun neredeyse tüm tuşlarından faydalanmışlar. Bu da bir karmaşaya sebep oluyor. Fakat bol yetenekli oyunlar oynamayı seven oyuncular için de harika tabii bu. Ben eleştiriyorum ancak bazılarınız için bu zorluk seviyesi keyifli bile olabilir.
Gelelim Özete
LoL evrenini seven, zor oyunlara bayılan, Riot’un enfes grafikleriyle bir platform oyunu oynamak isteyenler için harika bir oyun ortaya çıkarılmış. Fakat oyun, yukarıda da eleştirdiğim bazı sebeplerle 2 puan kadar kırılıyor benim için. Yine de umarım Riot Forge bu tip daha fazla oyunun yayıncılığını üstlenir. Çünkü gerçekten şu ana kadar karşımıza çıkan her oyunu, türünün nadide ve özgün bir örneği olarak karşımıza çıkmayı da başardı.