Enshrouded Erken Erişim İnceleme

Enshrouded inceleme dosyasıyla bu yılın en çok ses getiren hayatta kalma yıldızlarından birine göz atıyoruz. Keen Games imzalı Enshrouded, bir erken erişim oyunu olarak oyun kütüphanenizde yer almaya hazır mı?

Enshrouded ilk başta oyun dünyasını etkisi altına alan hayatta kalma oyunlarından bir başka hayatta kalma gibi görünebilir. Geçtiğimiz süreçte Valheim, Sons of the Forest ve yakın zamanda Palworld popüler hayatta kalma oyunu kervanına katılanlardan oldu. Özellikle çevrimiçi oynanış bileşeniyle öne çıkan bu oyunların çoğu rüzgarını bir süre estirdikten sonra sadık bir oyuncu kitlesiyle yola devam etti.

Ancak konu Enshrouded’a gelince “tüm oyun dünyasının bir süre oynayıp unuttuğu” bir oyun damgasını yapıştırmak güç. Çünkü henüz erken erişimde olmasına rağmen Enshrouded’un parıl parıl parıldayan, bizi kendisine bağlayan pek çok yönü var.

Enshrouded İnceleme: Aradığınız Hayatta Kalma Oyunu

Pokemon-vari yaratıklar avlamak ve patilerine makineli tüfek verip savaşa koşmak size göre olmayabilir. Ya da bir korkunç bir kabilenin mesken tuttuğu bir adada hayatta kalma macerasını tercih etmeyebilirsiniz.

Bu noktada Enshrouded’a bir şans vermenizde fayda var. Çünkü Enshrouded, hayatta kalma türünün en başarılı unsurlarını oynadıkça kendini anlatan bir öykü etrafında çevreliyor. Türün diğer örnekleri “İşte bir açıklık, buraya bir üs kur ve o üssü geliştir” formülünü tercih ederken, Enshrouded, tüm mekaniklerini bizim şimdilik “sis” olarak tercüme edeceğimiz bir Shroud konsepti üzerine inşa ediyor.

Bir prosedür üzerinden oluşturulmayan açık dünyası tamamen Sis ile çevrili. Dolayısıyla Enshrouded, adından da anlaşılacağınız üzere örtülü, sisle kaplanmış bir dünyada belirli amaçlar doğrultusunda ilerlediğiniz bir hayatta kalma oyunu.

Bu yüzden yakın zamanda gördüğümüz oyunlar aksine Enshrouded, bir amaç uğruna hayatta kaldığınız bir oynanış formülüne sahip. Bu da oyunda yaptığınız neredeyse her şeyin bir amaca hizmet ettiği hissini vurguluyor. Böyle olunca hayatta kalma deneyimi, örneğin Palworld’de olmadığı kadar gerçekçi ve organik hissettiriyor.

Erken erişimdeki Enshrouded, bağımlılık yapıcı oynanış mekaniklerinin bir araya getirildiği, dopamin reseptörlerine hizmet eden bir mekanikler bütünü değil. Aksine, kendi dünyasına inanan ve hikaye doğrusunda ilerleyen bir hayatta kalma oyunu. Peki öykü odağı Enshrouded’ın bir hayatta kalma oyunu olarak sunduklarını baltalıyor mu? Salt bir hayatta kalma oyunu olarak ele aldığımızda Enshrouded, yaklaşık 460 TL’lik fiyat etiketine değiyor mu?

Enshrouded’ın İnşa Sistemi Neredeyse Rakipsiz

Keen Games’in uzun bir süredir geliştirdiği Enshrouded “benim hikayeyle işim olmaz, sadece hayatta kalmak, üs kurmak ve acımasız bir dünyada zorluklar yaşamak istiyorum” diyenler için de biçilmiş kaftan. Erken erişimde olması sebebiyle gelişim hissinde bazı sorunlar yok değil. Ancak neredeyse her hayatta kalma oyununda olduğu gibi “etrafta taş ve ağaç yumruklamak ile devasa şatolar inşaat etmek arasındaki süreç” yer yer eksik hissettirse de oldukça keyifli.

Geliştirici Enshrouded ile birçok hayatta kalma oyununun düştüğü çoğu tuzaktan kaçmayı başarmış. Örneğin oyuncuyu üs kurma fikrine odaklayıp, yüzeysel kalan bir inşaat sistemiyle baş başa bırakmamış. Aksine, hayatta kalma türünde gördüğümüz en detaylı inşaat sistemlerinden birini sunarak oyuncuya “dilerseniz kendi mimari harikalarınızı yaratın, sisli hikayeler geride kalsın” demiş.

Burada geliştiricinin, kendisinin de oynamak isteyeceği bir oyun yaptığını anlıyorsunuz. Çünkü bazen hepimiz mistik öyküler, çevresel hikaye anlatımları ve her yerden üzerimize oyunun dünyasına dair bilgi akıtan oyunlardan yorulabiliyoruz. Bazen hepimiz bir amaç aramaksızın, çoğu zaman Minecraft’ta yaptığımız gibi içinde yaşamak isteyeceğimiz evler inşa etmeye ihtiyacı var.

İşte burada Enshrouded bir sınavdan daha başarıyla geçiyor. Çünkü türün oyuncusunun ne aradığını çok iyi biliyor. Sadece mimari tarafınızı test etmek isterseniz Enshrouded’da bir Hobbit evi inşa edebilir ya da kuleleri göğe uzanan devasa kaleler yapabilirsiniz.

Tek Başınıza Oynadığınızda Enshrouded…

Hayatta kalma oyunları yapısı gereği çevrimiçi bileşenlerle el ele yürür gibi gelebilir. Bu tür oyunlar takım çalışması olduğunda daha eğlenceli hale gelmeye meyillidir. Ancak bu durum Enshrouded’da geçerli değil. Çünkü sisli hayatta kalma oyunu hem tek başınıza hem de arkadaşlarınızla oynadığınızda temel deneyimden taviz vermiyor.

Embervale dünyasını tek başınıza keşfetmek, en az arkadaşlarınızla bir maceraya atılmak kadar eğlenceli. Dilerseniz dev dünyasını tek başınıza keşfedin, dilerseniz arkadaşlarınız ayak işlerine odaklanırken siz kaynak toplayın. Bir hayatta kalma oyunundan beklediğiniz her şey burada da fazlasıyla var. Bunun üzerine tek başınıza oynamak istediğinizde de muhtemelen hayal kırıklığına uğramayacaksınız. Çünkü Embervale’de yapacak tonla şey var.

Düşman ve hayvan çeşitliliği noktasında yer yer sığ kalsa da, Sis yani Shroud içerisinde geçireceğiniz zamanlar hep taze bir deneyim sunuyor. Dünyayı çevreleyen ve hikayenin merkezinde yer alan Sis içerisinde sadece belirli bir süre kalabilirsiniz. Sis içerisinde kalacağınız süreyi çeşitli yöntemler ile artırmanız mümkün. Bunun ödülü de sadece Sis içerisinde yer alan kıymetli eşyaları bulmak oluyor.

Dolayısıyla burada bir amaç doğrultusunda gelişim hissi var. Enshrouded size, “Sis’i keşfetmelisin, ancak bunun için de hazırlıklı olmalısın” fikrini, yer yer zorlayarak yer yer organik bir şekilde hissettiriyor. Sonuç da üstesinden gelmekten çok zevk alacağınız bir mekanik oluyor.

Bununla birlikte Enshrouded’ın dünyası pek çok biyom ve ancak kanca gibi çeşitli ekipmanlar ile aşabileceğiniz bölgeler ile dolu. Bu noktada Enshrouded, “kılıcını kuşan, dilediğin yöne koştur” formülü yerine kendini belli eden harita sınırları ile “önce keşif için hazırlan” diyor. Örneğin fırlatma kancanız yoksa uzunca bir süre Embervale’in yeşil kırlarında vakit geçirmek zorunda kalacaksınız.

Ne yazık ki kancayı aldıktan sonra dilediğiniz gibi kullanmak mümkün değil. Ancak bir seyahat yöntemi ve oyunun keşif mekaniğini yöneten bir unsur olarak fırlatma kancasını yine de çok sevdik. Bununla birlikte oyunun stamina mekaniğinin çok iyi tasarlanmadığını fark edebilirsiniz.

Ekranda sürekli göreceğiniz bu stamina halkası ne yaparsanız azalıyor ve karakterinizi adil hissettirmeyecek düzeyde sınırlıyor. Dolayısıyla karakter gelişim sürecinde dağlardan dağlara uçmanızı sağlayan bir glider kullanmak gibi hedefler yerine önce akciğer sınırlarınızı genişletmeniz gerekiyor. Yani “hemen yorulmamak” için öncelikle stamina barını artırmaya odaklanmak gerekiyor ki, bu da gelişim sürecini uzattıkça uzatıyor.

Enshrouded’ın Dövüş Sistemi En Azından İşlevsel

Bu noktada Enshrouded’ın çok da hayranı olmadığımız dövüş mekaniklerinden bahsetmek gerek. Çünkü bitmeye yer arayan stamina barınız ile aynı düşmanları alt etmekten hızlıca sıkılabilirsiniz. Enshrouded her ne kadar The Legend of Zelda: Breath of the Wild gibi devlerden ilham alsa da, dövüş formülleri sık sık yarım hissettiriyor.

Şüphesiz burada düşman çeşitliliğinin az olması ve dövüş sisteminde farklı saldırı çeşitlerinin olmaması da yatıyor. Örneğin kaçınmanın çok cömert olması ve sizi her saldırıdan kurtarması da oyunun genelinde var olan zorlayıcılık hissini azaltıyor. Düşmanların çoğu size karşılık verene kadar çoktan yerde yatar hale geliyor.

Burada Enshrouded’ın çözüm yöntemlerinden biri karakter sınıfları olmuş. Ranger, Warrior ya da Mage olarak geliştirdiğiniz karakteriniz dövüş sistemini büyük oranda katlanılır kılıyor. Ancak Enshrouded inceleme dosyamızda oyunun dövüş formüllerinin sadece işlevsel olduğunu söylemeliyiz. Eğer kendinizi iyice zorlamak isterseniz Embervale’in zorluklarını büyücü karakterle göğüslemenizi de öneriyoruz. Bu şekilde boss savaşlarında da ekstra ter atabilirsiniz.

Dinamik Bir Üretim Sistemi

Oynadıkça fark edeceksiniz ki geliştirici Keen Games’in en yoğun mesaisi Enshrouded’ın üretim sistemini tasarlamak olmuş. Burada ödüllendirici bir deneyimle dolu, oldukça derin bir üretim sistemi var. Embervale’de sağdan sola koşturup, NPC’lerden görev alırken üssünüz gözle görülür şekilde gelişecek. Enshrouded’ın detaylı üretim sistemi koşuşturma esnasında “bu kaynaklarla ne yapacağım?” diye sorduğunuz her anı farklı bir üs yapısıyla cevaplandırıyor olacak.

Bunun yanı sıra Enshrouded, diğer sistemlerinde yaptığı gibi üretim sistemini de organik bir şekilde sunuyor. Hangi eşyayı ve yapıyı nasıl inşa edeceğinizi NPC’ler ile konuşarak, genel bir gelişim serüveniyle öğreniyorsunuz. Fakat tüm iyi yanlarına rağmen bu sistem alışması güç gelebilir. Bunun yanı sıra oyunun üretim sisteminde kullanıcı deneyimi tarafında eksiklikler yaşadığını belirtmekte de fayda var. Öyle ki Keen Games, en temel üretim sistemi unsurlarını sadece oyuna yerleştirip, cilasını atmamış gibi hissettiriyor.

Örneğin üretmek istediğiniz obje için ihtiyacınız olan eşyaları ekrana sabitleyebiliyorsunuz. Ancak bu eşya için gerekli malzemeleri topladıktan sonra sabit kalmaya devam ediyor. Envanter navigasyonu ve hangi yapının hangi pencerede olduğunu bulmakta da zorlanabilirsiniz. Dolayısıyla üretim sisteminin oyunun diğer yanları gibi, olumluya meyleden ama eksiklikleri göze batan bileşenlerden oluştuğunu söyleyebiliriz.

Optimizasyon Sorunlarına Rağmen Embervale Harika Görünüyor

Parlayan tüm yönlerinin yanı sıra Enshrouded bir erken erişim oyununa bela olan pek çok sıkıntıya sahip. Bunu oyunu çalıştırır çalışmaz ekstra mesai yapan ekran kartınızın seslerinden rahatlıkla anlayabilirsiniz. Görsel kaliteden taviz veren grafik ayarlamaları yaptıktan sonra bile Enshrouded performans sorunları yaşamaya devam ediyor. Fakat burada oyunu oynamanıza engel olacak kadar sorun olmadığını belirtmek gerek.

“Erken erişimde olur, ileride düzelir” diye umduğumuz optimizasyon sorunlarına rağmen Embervale her yönüyle şahane görünüyor. Burada bir prosedür üzerinden oluşturulmamış bir açık dünya var. Geliştiricisi bu dünyayı tasarlamaya o kadar çok özen göstermiş ki, yeşil kırları, turuncuya çalan vadileri ve karlı dağlarıyla, Embervale’e bakmaya doyamayacaksınız.

Burada oyuncu zevklerin de öne çıktığını belirtmek gerek. Embervale ne kadar şahane görünse de tekrar oynanabilirlik noktasında hayal kırıklığı yaratabilir. Çünkü tekrar başladığınızda aynı dünyayla karşılaşmış olacaksınız. Buna rağmen oyun ilk oynanışınızda o kadar fazla içerik sunuyor ki, yeni bir “run” yapmak yerine ilk serüveninizde muhteşem yapılar inşa etmeye ve Sis’i keşfetmeye devam edeceksiniz.

Enshrouded İnceleme – Son Söz

Henüz erken erişimde olmasına rağmen Enshrouded, bir hayatta kalma oyunundan beklediğiniz her şeyi sağlam bir pakette sunuyor. Şahane görselliğiyle keşfedilmeyi bekleyen dünyası, rakiplerinde göremediğimiz detaylı inşaat sistemi Enshrouded’ın parıldayan yönlerinden oldu.

Olumlu

• Kurşungeçirmez temel mekanikler
• Benzeri olmayan Sis (Shroud) mekaniği
• Şahane görünen ve keşfedilmeyi bekleyen açık dünya
• Erken erişimdeki bir oyun için tonla içerik
• Hem tek başına hem de arkadaşlarınızla oynayabileceğiniz zengin oyun deneyimi

Olumsuz

• Gelişim hissinde cilasızlık
• Alışması güç üretim sistemi
• Optimizasyon sorunları

İşlevselliğin ötesine geçemeyen dövüş formülleri ve henüz cilası bitmemiş gelişim sistemine rağmen Enshrouded, erken erişimdeki fiyatını sonuna kadar hak eden, etkileyici bir hayatta kalma oyunu. Bu yılın devleriyle kıyaslandığında 460 TL’lik Steam fiyat etiketi hiç de fena değil.