Werewolf: The Apocalypse – Earthblood İnceleme Dosyası

Werewolf: The Apocalypse – Earthblood inceleme dosyası ile World of Darkness evrenine kurtadam olarak geri dönüyoruz.

Werewolf: The Apocalypse – Earthblood ilk olarak Haziran 2017’de karşımıza çıkmış ve World of Darkness evreninin severlerini heyecanlandırmıştı. Özellikle Vampire: The Masquerade – Bloodlines 2’yi tedbirli bir şekilde beklerken, evrene dair yeni bir oyunun duyurulmasından da memnun olmuştuk.

Geliştirici koltuğunda Cyanide şirketinin oturduğu Werewolf: The Apocalypse – Earthblood, bir üçüncü şahıs aksiyon-rol yapma oyunu olarak karşımıza çıkıyor. Cahal adındaki bir kurtadama hayat verdiğimiz yapım ise senaryo, oynanış ve güncellik açısından bakıldığında maalesef hiçbir sınavdan geçemiyor.

• Çıkış Tarihi: 4 Şubat 2021
• Geliştirici: Cyanide
• Yayıncı: Nacon, Bigben Interactive
• Platformlar: Microsoft Windows, PlayStation 4, PlayStation 5, Xbox One, Xbox Series X | S

Basmakalıp Senaryo

Su, hava ve toprak kirliliği, tabiatın en vahşi koruyucuları olan kurtadamların yegane derdidir. Dolayısıyla kesilen onlarca ağaç, okyanusa bırakılan litrelerce toksik sıvı ve havaya salınan kimyasal gazlar; hayat verdiğimiz ana karakter Cahal ve daha birçok kurtadamın düşmanıdır. Bu bağlamda adeta çevreci teröristler haline gelen kurtadamlar, doğaya zarar veren şirket ve kuruluşlara karşı gerilla mücadelesi vermektedir.

Werewolf: The Apocalypse – Earthblood, kurtadamların tabiat uğruna verdikleri onlarca görevden biriyle başlar. Daha fazla detaya ihtiyaç duymayan ve dürüst olmak gerekirse oyuncuda merak hissi oluşturmayan ilk görevde, ana karakterimiz Cahal; eşi Ava’nın başka bir kurtadam tarafından öldürülmesine şahit olur.

Bunun üzerine frenzy adı verilen ve World of Darkness’te sık sık karşıya geldiğimiz bir “kendini kaybetme ve içindeki öfkeye kontrol edememe durumu” Cahal’ı sarar ve ana karakterimiz bir öfke komasına girer. Öfkesi yüzünden gözü dost ya da düşman görmeyen karakterimiz, eşini öldüren kurtadamı alt eder fakat olay yerine son anda gelen soydaşlarından birini de öldürür.

Başka bir kurt kabile üyesini yanlışlıkla öldüren ve bunun üzerine kendi kabilesini ve kızını geride bırakan Cahal, öfkesini kontrol etmeyi öğreneceği bu süreçte hem ezeli düşmanları Pentex’e karşı mücadele edecek hem de uzun bir yolculuğa çıkacaktır.

Werewolf: The Apocalypse – Earthblood’un senaryosu herhangi bir süpermarketin buzluk reyonundan alabileceğiniz dondurulmuş yiyeceklere benziyor. Oyunun senaryo tarafında öne çıkan tek yanı ise World of Darkness’ten aldığı nimetler oluyor.

Tekrar Eden Oynanış

2021’de çıkış yapan bir oyundan çok daha pürüzsüz animasyonlar, diyaloglara uygun dudak senkronizasyonları ya da en azından belirtildiği türe sadık elementler bekleriz. Fakat yeni nesil konsolların piyasaya sürüldüğü ve görsel teknolojilerin sınırları zorladığı bu süreçte Earthblood, gereğinden fazla mütevazı grafiklerle ve acınası doku paketleriyle karşımıza çıkıyor.

Duyurulduğu 2017 yılında çıkış yapsa belki bizi bir nebze tatmin edebileceğini düşündüğümüz bu yapım, oynanış tarafında sürekli tekrara düşüyor ve erken erişim sürecindeymiş gibi hissettiriyor. Öyle ki Wolfteam‘in kurtadam hissi tarafında daha başarılı bir iş çıkardığını söylemekte ziyan yok.

İnsan

Cahal insan formundayken bir arbalet kullanabiliyor. Gizli bir şekilde ilerleyip düşmanları alt edebiliyor. Karakterimiz duvarların içindeki kabloları, kamera ve kapı kontrollerini görmesini sağlayan bir yeteneğe sahip.

Böylece gizlice girdiğimiz yerleşkelerin kameralarını etkisiz hale getiriyor ya da kilitli olan kapıları kontrol merkezleri aracılığıyla açıyoruz.

Kurt

Cahal erişkin bir kurtadam formuna dönüşebildiği gibi basit bir kurt formuna da sahip. Pek baştan sağma bir dönüşüm animasyonu ile geçiş yaptığınız kurt formu havalandırmaları kullanmamızı sağlıyor. Ya da görev noktalarında hızlıca hareket edebilmemize olanak tanıyor.

Kurtadam

Werewolf: The Apocalypse – Earthblood’un kötünün iyisi diyebileceğimiz tek yönü ise kurtadam yönetimi diyebiliriz. Ağır ya da çevik gibi farklı dövüş stilleri, hafif veya sert vuruşlar; can doldurma ya da düşmana atılma gibi özellikler sayesinde dövüşler yer yer keyifli olabiliyor.

Düşmanlar tutup fırlatılabiliyor ya da yakalandıktan sonra havalı bir hareketle infaz edilebiliyor.

Bu noktaya kadar oyunun dövüş sistemi başarılıymış gibi hissettirebilir. Fakat bir anda ortaya çıkan düşmanlar, parçalanma animasyonlarının yokluğu, gerçekçilikten olabildiğince uzak ragdoll efektleri ve daha birçoğu oyunun iyi olabilecek tek yönünü baltalıyor.

Yetenek ağacı ise dövüşe çeşitlilik katmayı amaçlamak yerine “ben salt bir menüyüm ve bu oyuna ayıp olmasın diye eklendim” diyor.

Sonuç

Werewolf: The Apocalypse – Earthblood 10 yıl önce çıksaydı bugün nostaljik bir hoşnutlukla anacağımız bir yapım olabilirdi. Fakat tekdüze yapısı, sıkıcı görevleri, vasatın da altında olan karakter tasarımları ve başarısız olmaya inat eden yapısıyla ancak birkaç ay içerisinde unutacağımız bir yapım olmuş.

Werewolf: The Apocalypse – Earthblood inceleme dosyamız burada sona eriyor. Güncel yapımları mercek altına aldığımız İncelemeler kategorimize göz atabilirsiniz.