Ücretsiz Arena FPS: Diabotical İncelemesi

Epic Games kısa aralıklarla birçok oyunu ücretsiz olarak sunmaya devam ediyor. Mağazada sunulan oyunlar eklenen kütüphanelerden silinmiyor. Kullanıcıların dilediğinde oynayabildiği ücretsiz yapımlar arasında bir yenisi eklendi. Diabotical incelemesi içeriğinde yeni arena shooter oyununu mercek altına aldık.

Efsaneleşmiş arena FPS oyunlarının ruhani bir devamı olan Diabotical bize bir yandan Quake serisini diğer yandan Unreal Tournament oyununu hatırlatıyor. Bir avuç robotun küçük çaplı haritalarda kıyasıya savaştığı Diabotical’i inceledik.

Arena Shooter Türüne Bir Saygı Duruşu

Diabotical’da girdiğiniz ilk maçta bile Quake ya da Unreal Tournament havasını hissetmemek işten bile değil. Fakat bunun bir tesadüf olmadığını belirtmekte fayda var. Çünkü Diabotical yapımının geliştirici ekibi eski profesyonel Quake oyuncularından oluşuyor.

Arena shooter türünün önderi Quake, bir avuç oyuncuyu çeşitli zıplama plakalarının olduğu ve mobilizasyon temelli arenalarda savaştırıyor. Alışılmış FPS oyunlarından çok daha hızlı olan bu tür oyunlar oyuncunun reflekslerine, harita bilgisine ve rakip tahmin edilebilirliğine önem veriyor. Alışılmışın dışındaki silahlarla donatılmış küçük haritalarda hızlı bir şekilde hareket edip düşmanı alt etmek, arena shooter türünün temel mantığını oluşturuyor. İşte bu bağlamda Diabotical, atası Quake’in peşinden gitmeyi tercih ederek minik haritalarda kıyasıya mücadele etme şansı  sunuyor.

Eski arena FPS severlerden oluşan The GD Studio, Diabotical’i geliştirmeye 2016 yılında başladı. En başta Kickstarter kapsamında geliştirilen oyun süreç içerisinde pek çok kez ertelenmiş olacak ki; yapım ancak 2020’nin son çeyreğinde bizlerle buluştu.

Diabotical İncelemesi: Türe Sadık, Yeterince Güncel

Diabotical arena shooter türünün dışına çıkmıyor. Türün çerçevesi içerisinde hem eskilere saygı duruşunda bulunuyor hem de çeşitli oyun modlarıyla güncelliği yakalamayı da başarıyor.

Diabotical kısa bir eğitim süreci ile başlıyor. Eğitim modundan sonra bile maçlarda pek çok kez öleceğinizi belirtmekte fayda var. Kendine has özellikleriyle öne çıkan birçok silaha önce alışmanız, düşmanın nerelerden size saldıracağını tahmin edebilmeniz ve oyunun hızlı yapısına adapte olmanız gerekiyor. Neyse ki Diabotical bu bağlamda eksi oyunlara daha fazla benzemek ve zor bir yapı sunmak yerine alışması kolay bir oynanış sistemi benimsemiş.

Bununla beraber oyun modu fark etmeksizin botunuz shift tuşuyla öne atılıyor. Overwatch’tan hatırlayacağımız Tracer karakterini bir nebze hatırlatan bu özellik mobilizasyonunuzu bir miktar artırıyor. Dolayısıyla halihazırda gayet hızlı olan botunuzla daha da atik hareket etmek ve harita içerisinde hızlıca yer değiştirmek oldukça kolay hale geliyor.

Silah Çeşitliliği, Mobilizasyon

Arayüzün sağ tarafında gördüğünüz silahlar arasından dilerseniz bomba atar, railgun, blazer, devasa bir çekiç ya da basit bir makineli tüfek seçebilirsiniz.

Haritanın etrafından toplayabileceğiniz silahlar arasında hızlıca değişiklik yapmanız ve düşmanın kullandığı silahı da göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Hızlı bir şekilde sağa ve sola hareket ederken düşman takımdaki oyuncunun gideceğiniz yönü tahmin etmemesi oldukça mühim.. Bu noktada deneyimli arena shooter oyuncularının sorun yaşamayacağını belirtmekte fayda var.

Klasik FPS oyunlarından tanıyacağımız bayrak kapmaca, düşman üssündeki objeyi takım üssüne kaçırma, free-for-all ve benzeri birçok mod Diabotical’da kendisine yer bulmuş. Çeşitli modların yanı sıra her haritanın belli köşelerine yerleştirilmiş dört adet özelleştirmeyle maçlar daha coşkun hale geliyor.

Vindicator, Siphonator, Vanguard ve Diabotical adındaki boost türleri kontrol ettiğiniz bota kısa süreli çeşitli özellikler veriyor. Instagib, MacGuffin gibi hem kendine has hem de alışılmış FPS terminolojisini kullanan ve birçok hoş modla gelen Diabotical oynaması keyifli bir yapım.

“Bot’oks Yaptırdım”

Diabotical özelleştirme bağlamında da yetersiz kalmıyor. Maçlardan kazandığınız sticker ve kozmetik materyaller ile botunuzu dilediğiniz gibi özelleştirebiliyorsunuz. Her oyuncunun kullanabileceği göz ve ağız sticker eklentilerini istediğiniz gibi kullanarak özgün bir bot yaratmak mümkün.

Sağ üstte yer alan kontrol yönergesi doğrultusunda botunuza ağız burun ekledikten sonra bir Diabot-chan yaratmanız mümkün. Savaşırken kahkaha atıyormuş gibi gözüken botunuzla düşmanınızın üstüne uçmanız işten bile değil.

Sonuç

Epic Games’in bugüne dek dağıttığı en eğlenceli FPS alternatiflerinden biri olan Diabotical, Quake ve Unreal Tournament sevenler için kesinlikle zaman ayırılabilecek bir yapım. Bununla beraber FPS türünü seven herkesin denemesini önerdiğimiz Diabotical arkadaşlarınızla beraber oynayabileceğiniz oldukça mütevazı bir oyun. Robotları, minik haritaları, hızlı çatışmaları ve garip silahları seviyorsanız; oynaması ücretsiz olan yapıma bir şans verebilirsiniz. Oyunun Epic Games Store sayfasına bu bağlantı üzerinden ulaşabilirsiniz.

Metamorphosis İncelemesi: Kafka’nın Efsane Eseri Nasıl Oyunlaştırıldı?

Diabotical incelemesi bu noktada sona eriyor. İncelemeler kategorisini takip ederek mercek altına aldığımız birçok oyun hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.